Uzayda doğum mümkün mü? Bu soru kulağa biraz çılgınca geliyor olabilir. Fakat insan, uzayda hayat varsa, doğum neden olmasın? Diye düşünmeden edemiyor.
Çocuğunuzu uzayda kucağınıza aldığınızı hayal edin… Adını da uzay koyardınız muhtemelen.
Şaka bir yana, acaba bilim bu konuda ne diyor?
Uzayda Doğum Mümkün mü?
Uzay hakkında son dönemlerden itibaren hiç olmadığı kadar yenilik yaşanıyor. SpaceX, NASA ve benzeri pek çok kuruluş, uzay ile ilgili bilgi yelpazesini genişletmek ve uzay turizmine katkıda bulunmak için çalışıyor.
Hatta uzayda bir koloni kurmak için çalışmalar yapılıyor. Bunlar, bilim kurgu filmlerini anımsatıyor olabilir. Ancak gelişmelere bakılırsa, uzay hakkındaki en uçuk teorilerin bile yakın zaman içinde gerçekleşme ihtimâli mevcut gibi.
Dünya üzerindeki kaynaklar giderek azalıyor. Buna mukabil populasyon durmadan artıyor. Bu ise insanları yeni kaynaklar aramaya sevk ediyor. Uzay da tabii ki onların başını çekiyor.
Peki ya insan biyolojisi uzay ile ne kadar uyumlu? Uzayda doğum yapmak mümkün mü?
Öncelikle şunun altını çizmek gerekiyor: İnsanların bedeni, dünya şartlarına göre gelişmiş durumda. Kemik ve kaslar, dolaşım sistemi, bütün biyolojik aktiviteler… Hepsi –deyim yerindeyse- dünya için programlanmış.
Tüm bu aktivitelerin gerçekleşmesinde yerçekiminin büyük önemi var. Ancak uzayda, dünyadaki gibi bir yerçekiminin olmadığını biliyoruz. Öyleyse hamile biri uzaya gönderilecek olduğunda nasıl doğum yapacak? Hadi yaptı diyelim, uzay bebeğini neler bekliyor olacak?
- Kısa Bir Reklam Arası: Uzayda Yaşam
Uzayda Doğum Konusundaki Uzmanların Görüşü
Uzmanların görüşü, uzayda doğum yapmanın mümkün olmadığı yönünde. Şu an elimizdeki bilgiler, uzayın doğum için uygun bir ortam olmadığını gösteriyor.
Rice Üniversitesi bünyesinde evrimsel biyolog olarak görev yapan Dr. Scott Solomon, bu konuyla alâkalı şunları söylüyor:
‘’Uzayda doğum yapmak mümkün olsa bile, bunun birçok probleme sebebiyet vereceği açık. Örneğin, bebeklerin kasları ve kemikleri son derece güçsüz olacaktır.
Bu ise, uzayda doğmuş birinin normal insanlara göre daha farklı iskelet sistemine sahip olması demek.
Öte yandan vücut, uzaydaki radyasyondan korunabilmek için kendi kendine değişik pigmentler üretebilir. Uzay bebeklerinin vücudunda gelişecek bu yeni pigment türleri ise cilt yapısının daha koyu görünmesine yol açabilir.’’
Yer çekiminin bulunmamasına da temas eden Scott Solomon, sözlerini şöyle sürdürüyor:
‘’Uzayda gezegenimizdeki gibi yer çekimi yok. Bir bebeğin uzayda doğduğunu varsayarsak, vücudunun üst kısmındaki kan basıncının daha fazla olacağını ifade etmemiz mümkün. Bu da yüzünün ve gözlerinin şişmesine sebebiyet verecektir.’’
Görüldüğü gibi radyasyon ve yerçekimi problemleri uzayda doğum yapmak neden mümkün değil? Sorusuna açıklık getiriyor.
Araştırmalar, uzaydan dönen astronotların vücudunda –yerçekiminin mevcut olmaması nedeniyle- bir miktar kemik kaybı olduğunu gösteriyor. (Bu, her ay %1-2 oranında gerçekleşiyor.)
Ayrıca vücut içerisindeki sıvılar uzayda, dünyada olduğu gibi gibi akış sağlayamıyor. Bu ise görme bozukluklarına ve denge sorunlarına yol açabiliyor. Hatta bu rahatsızlıklar bazı astronotlarda ömür boyu kalıcı oluyor.
Bir de radyasyon tehlikesinden bahsetmiştik. Dünya, yüksek radyasyondan çevresini sarmalayan katmanlar sayesinde korunuyor. Eğer böyle olmasaydı, tüm canlılar maruz kaldıkları aşırı radyasyon nedeniyle genetik değişikliklere uğrardı.
Oysa uzayda böyle bir koruyucu katman yok. En gelişmiş teknolojiler dahi bu radyasyonu yeterince engellemeyi başaramıyor.
Hâl böyle olunca, uzayda doğum yapmak mümkün mü? Sorusuna olumlu bir cevap verilemiyor.
Uzayda Doğum Yapan Biri Var mı?
Hayır. Hamile bir kadının uzaya gönderilmesi veya orada doğum yapılması gibi bir durum şimdiye kadar yaşanmadı.
Bu zamana dek uzayda gerçekleştirilen biyolojik çalışmalar ya hayvanlar ya da astronotlar, kozmonotlar üzerinde oldu. Uzay ile ilgili bildiğimiz her şey bu deneylerin ve dünyadaki simülasyon deneylerinin bir sonucu.
Ne var ki, uzayda hamile hayvanlara yönelik yapılmış deneyler mevcut. Ancak bunların neticesinde elde edilen sonuç şu:
Hamile bir hayvan uzayda doğum yapacak olsa, yavrusunda çeşitli fizyolojik değişimler meydana gelmesi kaçınılmaz bir durum. Bu ise hayvanın genetik yapısını temelinden sarsar.
Uzayda Doğum Teorileri
Varsayalım ki uzaya gebe bir kadın gönderdik. Bu noktada birkaç sorun gündeme geliyor:
- G-Kuvveti:
Bilimsel tanımıyla G-kuvveti: Serbest hareket eden nesnelerin maruz kaldıkları kütleçekimsel olmayan kuvvetlerin toplamıdır. (Yani vektörel kuvvetlerin toplamı.)
Bu tanımdan pek bir şey anlamamış olabilirsiniz. Kısaca şöyle söyleyelim:
Uzaya fırlatılan her şey belli bir oranda G-kuvvetine maruz kalıyor. Hamile bir kadının uzaya yollandığını düşünecek olursak, fırlatma esnasında oluşan bu kuvvetin anneye ve bebeğe zarar vermesi mümkün.
- Yerçekimi Sorunsalı:
Uzayda doğum yapmak mümkün müdür? Sorusunu cevaplamaya başlarken orada yerçekiminin bulunmadığından söz etmiştik. Peki bunun konumuzla ilgisi ne?
Farz edelim ki, hamile bir kadının uzaya sağ-sâlim vardı. Doğum başladı. BU sırada annenin bebeği dışarı itebilmesi ıçin ıkınması, vajina kaslarını kullanması gerekecek. Fakat yerçekimi olmadığı için bunu yapmakta güçlük çekecek. Böyle olunca, bebeğin doğması da çok zor bir hâl alacak.
Ayrıca bunun üzerine kemik yoğunluğu kaybı da eklenecek. Pelvis (leğen) kemiği bu sorundan dolayı güçsüzleşecek ve büyük olasılıkla, doğum esnasındaki büyük basınca dayanamayacak.
Gerçi sezaryen, buna bir çözüm olabilir fakat uzayda sezaryen nasıl gerçekleşecek? Diye düşünmeye başlarsak o işin içinden hiç çıkamayız. 😊
- Doğumdan Sonra:
Her şeye rağmen uzayda doğum gibi bir ilke imza atıldı ve ilk uzay bebeği dünyaya geldi diyelim.
İş bununla bitmeyecek, asıl sorun bundan sonra başlayacak. Bebeğin dolaşım sisteminden kas ve kemiklerine kadar her şey, yerçekiminin olmayışından negatif yönde etkilenecek.
Astronotlarda bile kas ve kemik kaybı görülürken; yeni doğmuş, savunmasız durumdaki bir bebeğe neler olmaz ki?
- Bağışıklık Sistemi:
Uzayda doğum fikrinin akla getirdiği sorunlar bitmiyor… Bağışıklık sistemi de bunların en önemlilerinden biri.
Vücuttaki yaşamsal aktivitelerin bir bölümü mikrobiyotalarla işbirliği hâlinde çalışıyor. Eğer insan vücudunda bu faydalı mikroplar bulunmazsa, çeşitli immünolojik rahatsızlıklar baş gösteriyor.
Her bebek, ihtiyaç duyduğu mikropları annesinden ve etrafından alıyor. Oysa uzayda doğmuş bir çocuk o mikrobiyotaların çoğundan mahrum kalacak. Bu ise bebeğin zaten zayıf vücudunu daha da zayıflatacak ve hayâtî tehlike meydana getirecek.
Dünyaya Dönüş
Uzayda doğum oldu, tamam. Bebek de gayet sağlıklı. Ancak ömür boyu orada yaşayamayacağına göre dünyaya dönmesi gerek.
‘Dur ya 40’ı çıkana kadar dursun.’ Falan, öyle bir şey kabul edilemez.
Hem; ‘Göbek bağını nereye gömersen çocuk oraya çeker derler.’ . Uzaya gömelim de ufo mu olup çıksın? 😂
Bu kötü esprilerin ardından uzayda doğum yapılabilir mi? sorusunu farklı açılardan cevaplamaya devam ediyoruz.
Astronotlar dünyaya inerken öyle sert bir kuvvete maruz kalıyorlar ki, iniş gerçekleştikten sonra ayakları yere bastığında bir süre yardımsız yürüyemiyorlar.
Peki uzayda dünyaya gelmiş bir bebek yer çekimi ile tanıştıktan sonra buna adapte olabilecek mi? Ya vücudu buna olumsuz bir tepki verirse?
Sonuç
Uzayda doğum konusu yanıtlanması gereken birçok teknik soruyu beraberinde getiriyor. Şu an, çözülmesi gereken birçok problem mevcut, o nedenle işler epey karışık…
Kulağa ilginç gelen, insana heyecan veren bu fikir, şimdilik sadece hayal olarak kalmaya mahkum.
Ancak ‘olmaz!’ denilen pek çok şey gibi, ilerleyen süreçte belki bu da gerçekleşebilir.
Hatta bunun için çalışmalara başlandı bile. SpaceLife Origins adlı bir Hollanda şirketi, 2024 yılı itibariyle uzayda doğum gerçekleştirmeye hazırlanıyor.
Dünyanın ortalama 402.000 km üzerinde bir ilke imza atmayı planladıklarını belirten şirket, doğumu gerçekleştirmek için birinci sınıf medikal bir ekip ile uzaya gidecek.
Bakalım takvimler 2024 yılını gösterdiğinde şirketin hedefi gerçeğe dönüşecek mi? Merakla bekliyoruz.
Gelecekteki uzay bebeklerine buradan selam olsun!